Inovasyon kelime ve kavram olarak özde “yeni” ile ilgilidir.
Bir işletme için inovasyon, en temelde yeni bir şey yaparak rekabet avantajı kazanmak demektir. Inovasyonu organizasyonun “yenilenme” veya “yenilikçilik” hatta “yenilikçilik ve yaratıcılık” süreci olarak tanımlayanlar mevcuttur. Yani diğer süreçler gibi aktiviteleri, sorumluları, form/doküman/raporları, kullanılan bilgi sistemleri olan performansı ölçülen ve sürekli iyileştirilen bir süreçtir söz konusu olan.
Inovasyonu işletme içerisindeki diğer süreçlerden ayıran önemli bir özellik vardır. Artık rekabet için en kritik süreç haline gelmiş olmasıdır. Halen bir çok şirket pazarlama, satış, mühendislik, malzeme planlama, satınalma, üretim planlama, üretim, depolama, sevkiyat, faturalama, satış sonrası hizmet olarak kısaca tarif edebileceğimiz müşteri sürecine odaklanmışlardır. Bu sürecin mümkün olan en kısa sürede en düşük maliyetle ve standartlara uygun (kaliteli) olarak gerçekleştirilmesi birincil iyileştirme noktasıdır. Oysa, piyasalar çok hızlı bir dönüşüm içerisindedir. Birçok şirket müşterilerine daha farklı, daha iyi, daha yeni ürün ve hizmetler sunmanın standart işleri başarıyla yerine getirmekten daha fazla katma değer yarattığının farkındadır.
Klasik manadaki araştırma-geliştirme çalışmaları maalesef arzu edilen etkiyi çoğu zaman gerçekleştirememektir. Ortaya çıkan şeyin her zaman “yenilik” olduğunu söylemek mümkün değildir. Inovasyon sürecinin çıktısı “yenilik” tir.
Her yenilik kurumun stratejilerini gerçekleştiren, hedeflerine ulaştıran bir çıktı olmalıdır. Daha açıkça ifade etmek gerekirse insan kaynaklarının, bilgi sistemlerinin etkinlik ve verimliliğini artırmalı, süreçlerin performansını iyileştirmeleri bu yolla maliyetleri düşürmeli, müşterileri çekmeli ve memnun etmeli bu yolla gelirleri artırmalı sonuç itibariyle karlılığa ve/veya yatırım kabiliyetinin artışına pozitif katkı sağlamalıdır.
Kurumun nihai hedefleri ile ilişkilendirilemeyen her yeni şey bir yenilik değildir. Inovasyon sürecinin çıktısı olan yenilik pazarlanabilir bir ürün veya hizmettir. Bu anlamda inovasyon sürecinin ilk ve önemli halkası pazarlama olacaktır. Pazarlama, müşteri odaklı düşünce yapısı ve bilgi sistemlerini etkin kullanım ile inovasyon sürecinin performansını direkt etkileyecektir. Müşteri odaklılık ve bilgi sistemlerinin etkin kullanımı sadece pazarlama departmanının işi değildir. Pazarlama işletmeler için bütünsel bakış açısı gerektiren bir fonksiyondur. Diğer taraftan inovasyon süreci işletme içerisinde bir çok fonksiyonun entegre bir şekilde ve yüksek performansla çalışmasına bağlıdır. Bu ancak sağlıklı bir işletme kültürü ve iklimi ile gerçekleştirilebilir.
Inovasyon bir kültür işidir. Bu yönde bir kültürün geliştirilmesi ancak insan kaynağına uzun vadeli yatırımlar ile gerçekleştirilebilir. Diğer taraftan oluşturulacak işletme kültürü, organizasyonun sürekli olarak öğrenmesini teşvik etmelidir. Inovasyon açısından organizasyonel öğrenme işletmenin yeni ürün veya süreç geliştirme çalışmalarını bilgi bazlı gerçekleştirmesi demektir. Bu baz işletmenin tüm inovatif çalışmalarına destek verecektir. Bilgi sistemlerinin inovasyon sürecine en temel katkısı veriyi bilgiye ve bilgiyi de kritik bilgiye dönüştürmesidir. Kritik bilgi inovasyon sürecinin her adımında yeniliğin tetikleyicisi olan fikri (yaratıcı düşünce) yaratır. Dolayısı ile inovasyon süreci yönetimi ile bilgi sistemleri yönetimi stratejik düzeyde ve tek elden yönetilmelidir. Burada kastedilen bilgi sistemleri bilgi işlem departmanlarının faaliyet alanları olmayıp stratejik yönetimin bir alt süreci olan stratejik bilgi sistemleridir.
Inovasyon sürecinin kendisi işletme içerisinde süreç yönetimi teknik ve yöntemleri ile sürekli iyileştirilmesi gereken bir süreçtir. Çünkü inovasyon süreci işletmenin organizasyon yapısına ve işleyişine sürekli bir değişim ve dönüşüm yönünde etkisi olacaktır.
Yazıyı pdf olarak bilgisayarınıza indirmek için tıklayınız.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)

Yeniden Yapılandırma ve Süreç Yönetimi hakkında uzun süre makale aramıştım.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim bilgileriniz için...